ZAMANIMIZI ÇALANLAR!
Bir insan dinlenmeye her zaman ihtiyaç duyar ancak dinlenmenin fazlası da israftır. Nitekim kolaya kaçanlar, kolaydan kazanç sağlayanlar, tembelliği kar olarak görenler, uyumayı amaç edinenler asla bir başarıya ulaşamazlar.
Elbetteki! Hayatımızda önemli olan kazançlarımızı kullanmak değildir. Bunu herkes yapar. Asıl önemli olan kayıplarımızdan kazanç sağlamaktır. Bu iş zeka gerektirir; az uyuyan değil çok çalışan olmak lazım. Ömür dediğin öyle de böyle de geçiyor. Derin düşünmek gerekirse; “akıllı telefonların bizden çaldığı zamanın” haddi hesabı yok. Ben bazen telefonların görüşme sürelerine bakıyorum yıllık toplamda 1500 saat konuşan var. Bu da nerden baksanız 60 gün yani 2 ay yapıyor. Aylık 60-70 GB internetin tamamını bitiren var. Buda bir ayda en az 4-5 günümüzü bizden çalıyor demektir. Bunun dışında Tv’lerde Haber ve dizilere bir ayda toplamda 1-2 gün gidiyor dersek bize ayda 10 gün ya düşer yada düşmez. Tüm bunların yanında sanki çok yorulmuşuzda kalan vakti uykuya veriyoruz. Nerden baksanız 8 saat uyuyan biri ayda ortalama 8-9 gününü de uyuyarak geçiriyor. Geriye kalan süre zarfında dişe dokunur bir çaba yok. O kadar değerli bir mahlukat olarak yaratılan insanın dünya ya katkısı sadece bu kadar mı? Elbetteki değil, olmamalıdır da.
Dünya çapında insana benzetilerek yapılan İnsansı robot Sophia’nın piyasa değeri 688 bin dolar iken; bize sınırsız bir vücut veren yaratıcımıza karşı maliyetimizin karşılığı ne kadardır.? Robotlar uykusuz ve aktif bir hayat yaşarken, bizler neden uyuyup sabit bir hayat yaşıyoruz ki? Yerinde sabit duran bir Ağaç bile; ya meyve ya gölge yada başka bir ihtiyaç giderilmek için yaratılmışken… Kusursuz ve maliyetsiz bir üretimi olan İnsan, boş yere yaratıldığını, başıboş bırakılacağını ve yaptıklarından hesâba çekilmeyeceğini mi sanıyor? Asla. Üstad bir sözünde ‘Vazifemiz kutsaldır, hizmetimiz yücedir. Her bir saatimiz, bir gün kadar değerlidir, o halde kıymetini bilelim elimizden kaçmasın.” Derken, sanırım tam da bu durumu kastediyordur.











YORUMLAR