Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Diyarbakır’da Kentsel Dönüşüm Paneli düzenlendi

Diyarbakır’da Halkın Demokrasi Derneği  ”Kentsel Dönüşüm”  konulu bir panel düzenledi.  

Diyarbakır’da Halkın Demokrasi Derneği

Ömer Türk

Panele özellikle hak sahibi olmuş ama, hak sahipliği ellerinden alınmış vatandaşların yanı sıra çok sayıda dinleyici, sivil toplum örgütü, gazeteci ve siyasetçi katıldı.

Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde düzenlenen panelin açılış konuşmasını Halkın Demokrasi Derneği ve aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi Bağlar ilçe Başkan Yardımcısı Recep Yavuz Yaptı.

KATILMAYANLARA SİTEM

Recep Yavuz konuşmasında;  Çok önemli bir konu için yaptığımız panel aslında yerel yöneticilerimizin önünü açacakken maalesef lütfedip gelmediler diyerek, hem sitemini sürdürdü ve konuşmasına şöyle devam etti:

‘Danışmanlar, mühendisler, mimarların uzunca bir süre ve iyi bir bütçe ile yapılacak çalışmayı halkın taa kendisinden , birebir uzmanlaşmış ve iyi analiz etmiş kişilerden dinleyerek, hem halka öneride bulunacaktılar, hem de çözüm önerilerine bizzat tanık olacaktılar ama, tenezzül etmediler. Amacımız ve görevimiz halka hizmettir, halkın sorunlarını çözmek suretiyle gerekli çalışmayı yapmaktır diyenler sınıfta kaldı’

Açılış konuşmasından sonra divana davet edilen Gazeteci Şair, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi ve Başkan Yardımcısı Nesrin Erdoğmuş da ,  Kentsel dönüşümün çok önemli olduğunu ve ivedilikle halkın konut konusunda yaşadığı mağduriyetin giderilmesi gerektiğini ve sorumluların bir an önce soruna eğilmeleri gerektiğini belirterek, moderatörlük masasına oturup konuklarını davet etmeye başladı.

Diyarbakır’da Kentsel Dönüşüm Paneli düzenlendi

İlk olarak davet edilen Halkın Demokrasi Derneği başkanı Abdulhadi Tuğrul konukları ve mağdurları selamladıktan sonra kürsüye geçti.

Konuşmasına, kentsel dönüşümün önemini ve hak mahrumiyeti yaşayanların konutsuzluk ve konteynerde iken elektriği kesilen ve çıkmaya zorlanan vatandaşların sorunlarını anlatarak başladı.

Tuğrul konuşmasını şöyle sürdürdü;

‘Sizin de katılımınızla çok güzel bir gün geçireceğimize inanıyorum. Bu gün bu toplantıda büyük ölçüde kentsel ve yerinde dönüşüm modeli üzerinde düşüncelerimi size aktarmak istiyorum. Kentsel ve yerinde dönüşüm modeli yenilikçi ve yaşanabilir bir model olmakla beraber önümüzdeki yıllarda karşılaşacağımız sorunları nasıl çözeriz?  Bize ne faydası olur gibi sorulara da cevap bulmuş olacağız. 30 yıl için gücü nasıl kullanacağımızı tartışacağız.’

Diyarbakır’da Kentsel Dönüşüm Paneli düzenlendi

Kürsüye davet edilen Demokrasi Zamanı Partisi Eş Genel Başkanı  Ali Demirel de Kentsel dönüşüm başlığı ile şu konuşmayı yaptı;

‘ Dikkat acil durum ! Kentsel dönüşüm, ne yazık ki binasal dönüşüme indirgenmiştir. Oysa ki kentsel dönüşüm, en azından ada bazlı olmalı; hatta mümkünse daha büyük ölçeklerde planlanmalıdır. Binasal dönüşüm anlayışından çok geç olmadan vazgeçilmeli bu yanlış uygulama ivedilikle terk edilmelidir. Güzel, sağlam , işlevsel modern, estetik, yaşanabilir binalarda yaşayan insanlar, yaşadıkları evi sevebilir, mutlu olabilirler. Ancak, bu mutluluğun sağlanabilmesi için temel şehircilik ilkelerine sadık kalınmalıdır. Mevcut durumda çarpık ve kullanışsız binaların , bina sahibinin dahi üst katlarını kullanamadığı , asansörün olmadığı, iki kişinin yan yana çıkamadığı merdivenlere sahip yapıların çokça bulunduğu şehirlerde  bu yapıların yol açtığı mutsuzlukların ve kayıpların acı örnekleri ortadadır.’

Diyarbakır’da Kentsel Dönüşüm Paneli düzenlendi

Konuşması için davet edilen panelist Gazeteci Yazar Süleyman Aydın,  Kentsel dönüşümün sıfır maliyet ve kolaylıkla nasıl gerçekleştirilebileceğini anlatarak konuşmasına başladı.

‘Bağlar,  Benu-Sen, Körhat, Seyrantepe, Yeniköy benzeri mahallelerde olduğu gibi, imarsız daracık sokaklar, hamam böceği ve farelerin cirit attığı, ambulans ve itfayenin giremediği, yeşil alan ve nefes almanın güç olduğu, güneşin girmediği evler, depreme dayanıksız evlerden müteşekkil yaşam alanlarının yeniden düzenlenmesi demek gelecek kuşaklara sağlıklı bir alan oluşturmaktır” diyen Aydın açıklamasının devamında şunları aktardı;

“BELEDİYE VE VALİLİKLERE İŞ DÜŞÜYOR”

“Bu konuda özellikle belediye ve valiliklere iş düşüyor. Atıl durumda olan alanlara depreme dayanıklı , görece olarak da güzel binalar yapacaksınız. Bu binaları yapan müteahhitler kat karşılığı yapacaklar. %50’si müteahhitlere kalan % 50’si de yukarıda anlattığım ev sahiplerine tapusu verilecek ve hiçbir kuruş alınmadan. Daire sahibi olan malikler oturdukları evlerinden feragat edecekler. Yani bir mahalle boşalacak ve kocaman alanlar park, sosyal tesis alanı ve ticari alan olacak. Hem rahat nefes alacaklar, istihdam olacak ve artık kimse gecekonduda oturuyor diye hor görmeyecek. Ve belediyelere vergi dönüşümünden başka bir maliyet , gider çıkmayacak, bilakis, sosyal ve ticari tesislerde kazancı olacak.  Metruk evlerde yapılan istismar, gece kondu mahallesinde istihdamın olmayışından kaynaklı hırsızlık vesaire olaylar da olmayacak. Böylece imar çalışması gibi mecburiyetlerle tarım alanları heba edilmeyecek. Düşünün; Oğlaklı ile şehir merkezi arasında 24 mesafe var ve hemen hemen tamamı tarım arazisidir. Oraya kanalizasyon, su, elektrik ve ulaşım gibi hizmetleri götürüyorsunuz. Maliyeti hesaplar mısınız? O mesafe için günlük harcanan para ile emin olun her gün bir apartman dikersiniz. Kaldı ki daha önemli bir kazanım olacak. Fahiş fiyatla verilen kiralık evler ve aynı vicdansızlıkla satılan evler kafa üstü çakılacak. Toki bazı arsalarını satışa çıkarmıştı. Sırf elindeki arsa ve daire fiyatı düşmesin diye ederi 3-5 milyon olan arsanın ihalede 20 milyona yakın bir fiyata alan müteahhitin durumu devlete daha fazla kazandırdı gibi anlaşılıyor ama, asla öyle değil.  Rant tekelleri dönsün istedikleri rakam olsun diye Toki’nin ihale ile sattığı ve ederi en fazla 3 milyon olan daireyi 6 milyona alıyorlar. Ve vatandaşlara yansıyan bu durum zulümden başka bir şey değil. Kentsel dönüşümde ev sahibi olan herkes fırsatçıların sonunu getirecektir. ‘

Diyarbakır’da Kentsel Dönüşüm Paneli düzenlendi

“BAĞLAR SORUNUNUN TA MERKEZİ TA KENDİSİDİR”

Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Profesör Doktor Cenap Ekinci de yaptığı konuşmada : ‘Böyle bir toplantıda bulunmaktan onur duyuyorum. İlk defa Diyarbakır’da siyasi olmayan ve halkın öz taleplerini dernek , bir demokrasi derneğinin platformu ile beraber dile getirildiğini ve halkımızın kendi sorununa sahip çıkarak bir araya geldiğini görüyorum. Bu halkımız adına gerçekten ileri bir adımdır, bunu görmekten gerçekten mutlu oldum. Benim Diyarbakır özellikle Bağlar ile ilgili daha önce hazırlamış olduğum çok önemli analiz raporlarım kentsel dönüşüm ile ilgili hazır. Ben raporlara göz attım. Net ifadelerle bu sorunu ortaya koyabileceğimiz bir perspektif hazırlayabildim. Öncelikle şunu söylemek istiyorum. Değerli Başkanlarım, konuşmacılar o kadar güzel, net , akademik analiz yaptılar ki, halkın ifadeleri ile bilimsel ifadelerle sosyolojik ifadelerle güzel bir analiz yaptılar.  90’lı yıllarda yıkılan köylerimizden kaçıp sığındığımız sığınağımız, barınağımız, şemsiyemiz yaşam alanımız, nefes aldığımız, bölgemiz Bağlar. Bağlar öylesine bir alan değil, öylesine bir yerleşik bir kent değil. Bağlar bu şehrin bu bölgenin, kürt sorununun bölgesel sorununun taa merkezi taa kendisidir. Bu kenti dönüştürün. Ev sahibi olanlara evlerini verin. Kiracı olanlara sosyal konut oluşturun. Öncelikle ne yapın biliyor musunuz? Bağlar’ın bir an evvel kentsel dönüşüme girmesi gerekiyor. Oğlaklı da, Karacadağ da orada burada siz imar alanlarını açarsanız Bağlar’ın kentsel dönüşümünü 10 yıl daha geciktirirsiniz. Çünkü, orada açılan imarda ev sahibi olmak isteyenler Bağlar’a gelip yerleşmez. Siz bir an önce buralara yerleşim alanlarını tanzim ederek insanları yerleştirmek zorundasınız. Örneğin şu anda Diyarbakır’dan Çınar’a giderken solda Yenişehir’de evler yapılmaya başlandı. Ben diyorum ki, havaalanı ucundan başlayarak yıkımı gerçekleştirebilirsiniz. Bağlar’da geniş bir alan var, çok rahat kentsel dönüşüm sağlanabilir ancak ve ancak projeler geliştirilebilir peyderpey yıkım gerçekleştirilebilir , kimsenin taşınmasına gerek yok. Bu bölüm bölüm yapılması gereken bir projedir ve alan yeterince mevcuttur. Sadece bir irade gerçekleşsin ve müteahhitler girsin, bunlar da rantını alsın bir şey demiyorum. Bunu almasalar siz bu kentsel dönüşümü sağlayamazsınız’ diye konuştu.

Diyarbakır’da Kentsel Dönüşüm Paneli düzenlendi

Kentsel dönüşüm paneline konuşmacı olarak sivil toplum örgütü adına Badıkanlılar Aşireti Dernek Başkanı Savaş Badıkanlı da konu ile ilgili şu cümleleri aktardı;

‘Bugün burada, sadece betonarme binaları değil; insan onurunu, yaşam kalitesini ve kadim şehrimiz Diyarbakır’ın yarınlarını konuşmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Hepinizi saygıyla, hürmetle selamlıyorum.Diyarbakır… Surların dili olsa da konuşsa…Binlerce yıllık medeniyetin, kardeşliğin, ilmin ve kültürün taşı toprağa sinmiş hali…Ama ne yazık ki, bu kadim şehrin bazı mahallelerinde, zamanında terk edilmiş binaların içine insanlık dışı manzaralar yerleşmiş durumda.Bugün Yenişehir’de, Bağlar’da sayıları her geçen gün artan metruk binalar, sadece çürüyen betonlar değil, gençliğimizi, huzurumuzu ve geleceğimizi de tehdit ediyor. Bu yapılar, ne yazık ki uyuşturucu bağımlılığının, fuhuşun ve organize suçların yuvası haline gelmiş durumda.Buradan açıkça söylüyorum:Artık bu yapılar sadece geçmişin değil, ihmalkârlığın da sembolü olmuştur.Bizler bu şehirde çocuk büyütüyoruz, aile yaşıyor, umut yeşertmeye çalışıyoruz.Hiçbir anne çocuğunu okula gönderirken “ya yolunun üstünde bir metruk bina varsa” diye endişe duymamalı.Hiçbir genç, hayata tutunmaya çalışırken uyuşturucu çetelerinin gölgesinde kalmamalı.Bu sebeple, Diyarbakır’da kentsel dönüşüm bir lüks değil, bir zorunluluktur.Ama öyle sıradan bir dönüşüm değil.Tarihe saygılı, kültüre uygun, komşuluk ilişkilerini gözeten, insan merkezli bir dönüşüm!Mimarisiyle, meydanlarıyla, sosyal donatılarıyla, çocuk parklarıyla; bu toprakların geçmişine yakışacak, geleceğine umut verecek bir şehir inşa etmeliyiz.Şunu da açıkça ifade etmek gerekir ki, dönüşüm sadece beton yenilemek değildir. Toplumsal dokuyu onarmaktır. Gençliği kazanmaktır, aileyi korumaktır, huzuru sağlamaktır.Kentsel dönüşümdeki gecikme, aslında toplumsal bir tahribatı derinleştiriyor. Bu da ileride çok daha ağır bedellerle karşımıza çıkıyor.O nedenle bizler; hem sivil toplumun, hem halkın, hem de yerel yönetimlerin iş birliğiyle bu süreci hızlandırmak, ama aynı zamanda doğru şekilde yönetmek zorundayız.Bu şehir, karanlığa değil aydınlığa layıktır.Metruk binalar değil; okullar, kütüphaneler ve güvenli parklar yükselmelidir.Diyarbakır’ın surlarına yakışır bir gelecek, bizim elimizdedir.

Diyarbakır’da Kentsel Dönüşüm Paneli düzenlendi

CUMHURBAŞKANINA SESLENDİLER

Konuşmanın ardından Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi civarında depremzedeler için kurulan koyteyner kent sakinleri Sayın Cumhurbaşkanımıza sesleniyoruz,diye sözü aldı: ‘Hayatımız boyunca çalışıp çabalayarak aldığımız ev depremde yıkıldı. Bunun üzüntüsüyle üçüncü depremi yaşadık. Deprem sonrası tapu değişikliği yaparak kendi hatamizin yanlışımızın kurbanı olduk. Hatamızın bedelini eşimiz çocuklarımız ödüyor. Bizi uyarmayan Tapu Müdürlüğü mağduriyet yaşıyoruz. Şu an konteyner kentteyiz, elektriğimiz suyumuz kesilecek. Hastamız, çocuklarımız ve öğrencilerimiz var. Gidecek yerimiz, ev kiralayacak paramız yok. Sokakta kaldık. Sayın Cumhurbaşkanımız sesimizi duyun, sizden yardım bekliyoruz!’  Depremzedelerin pankart açması ile program sona erdi.